Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan net konuştu: İsrail’e borcumuz yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gazze’deki dramın sona erdirilmesi için yoğun çaba harcıyor.

Resmi bir ziyaret için Almanya’nın başkenti Berlin’e giden Cumhurbaşkanı, ilk olarak Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile görüştü.

Görüşmede İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları, Türkiye-Almanya ikili ilişkileri ve küresel konular ele alındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede bir an önce ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması gerektiğini, akan kanın durdurulmaması nedeniyle her geçen gün insanlığın kaybettiğini ifade etti.

Şansölye Scholz ile görüştü

Toplantının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı ile görüştü.

Ortak basın toplantısı düzenlediler

İki lider, kritik toplantı öncesinde basın mensuplarının karşısına çıktı ve toplantıda görüşülecek konuları anlattı.

Yüzüne bakarak dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de bir insanlık dramı yaşandığını belirtirken, Almanya Başbakanı’na açıkça İsrail’in soykırım yaptığını söyledi.

“Gazze’de 13 bin kişi öldürüldü”

“Ben açık ve net konuşmayı severim, öyle konuşacağım.”diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de şu ana kadar 13 bin kişinin öldürüldüğünü duyurdu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Ben açık ve net konuşmayı severim, o şekilde konuşacağım. Çünkü 7 Ekim tarihi bir başlangıç ​​olarak anlatılıyor. 7 Ekim sonrası dönem ise hiç tartışılmıyor.

Şu ana kadar 13 bin Filistinli çocuk, kadın ve yaşlı öldürüldü. Artık Gazze diye bir yer yok neredeyse, her şey yerle bir oldu.

Şu anda yatıyorlar, uyanıyorlar, Hamas, Hamas, Hamas… Hamas’ın silahları ve gücü, İsrail’in silahları ve gücüyle kıyaslanabilir mi? İsrail’in şu anda nükleer silahı var mı? Var ama bunu İsrail’e sorsanız ‘var’ demezler. Çünkü yalanı çok iyi kullanıyorlar.

“İsrail’e borcumuz yok, borcu olanlar özgürce konuşamıyor”

Elimiz, kolumuz, dilimiz bağlı kalırsa tarihe hesap veremeyiz. İsrail-Filistin savaşı borçluluk psikolojisiyle değerlendirilmemelidir. Bak, özgürce konuşuyorum. Çünkü bizim İsrail’e hiçbir borcumuz yok. Borçlu olsaydık bu kadar rahat konuşamazdık. Ama borçlu olanlar özgürce konuşamazlar. Soykırımı yaşamadık. Çünkü insanlığa saygımız farklıdır. Antisemitizme karşı ilk kez harekete geçen cumhurbaşkanıyım. Bu yüzden kimseye hiçbir borcumuz yok.

Şimdi elbette bu gezide bunları konuşacağız ama tüm bunların yanında konuşmamız gereken önemli bir sorun da bunu nasıl çözeceğimizdir. Türkiye ve Almanya insani ateşkese ne kadar katkıda bulunabilir? Bu adımları birlikte nasıl atabiliriz? Burası değerli. Bir hafta sonra Bay Steinmeier İsrail’e gidiyor. Ondan rica ettim. Siz bir taraftan tutun, biz de diğer taraftan tutunalım ve bu ateşkesi hep birlikte sağlayalım. Eğer bu adımı atabilirsek, Almanya ve Türkiye ile birlikte böyle bir insani ateşkes kurabilirsek bölgeyi bu ateş çemberinden kurtarma fırsatını yakalayabiliriz.

rehine değişimi

Buna rehine değişimi deniyor. Rehineler derken İsrail’deki rehine sayısı nedir, diğer tarafta Hamas’ın elindeki rehine sayısı nedir? Buna baktığımızda İsrail’in elinde giderek daha fazla rehine var. Bunu da görmemiz lazım. Bütün bunlara hazırız. Nasıl ki Karadeniz’den Tahıl Koridoru ile ilgili bir çalışma yaptıysak, Avrupa ile Afrika arasında da böyle bir ayrım yapmadık. Çok açık söylüyorum: Karadeniz Tahıl Koridoru’ndan gelen tahılın yüzde 40’ı Avrupa’ya gitti. Yüzde 14’ü Afrika’ya, yüzde 14’ü de bize geldi.

Türkiye olarak sivilleri hedef alan saldırıları tasvip etmediğimizi olayların başından itibaren ifade ettik. Önceliğimiz ateşkesin sağlanması ve insani yardım akışının engellenmeden sağlanmasıdır.

“Türkiye olarak amacımız huzur ve barışın hakim olduğu bir iklim yaratmaktır”

Şu ana kadar Mısır’a 10 uçak dolusu insani yardım gönderdik, en son gemiyle 666 ton gıda ve sahra hastanesi gönderdik. Ama bütün sorun akan kanı durdurmaktır. Şimdi yakın zamanda 27 kanser hastasını ve refakatçisini Türkiye’ye götürdük. Dün onları hastanede ziyaret ettim.

Dileğimiz daha fazla yaralanmalı veya kanserli hastayı ülkemize götürüp tedavi etmektir. Ancak yaşananlar, 1967 sınırlarına dayalı iki devletli çözümün kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gösterdi. Türkiye olarak amacımız İsraillilerle Filistinlilerin yan yana yaşadığı barış ve huzur ortamını yaratmaktır.

Öncelikle biz Türkiye olarak NATO’nun önde gelen ülkelerinden biriyiz ve ilk beşteyiz. Türkiye NATO’da sıradan bir ülke değil. Şu anda NATO içinde kimin görüşü veya görüşü olursa olsun.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu